Sağlık-Sen ile Eskişehir Osmangazi Üniversitesi işbirliğinde düzenlenen “Ülkemizin Yeni Doğum Politikası ile Yükselen Değer: Ebelik” temalı sempozyumda, ebelik mesleğinin stratejik önemi ve geleceği masaya yatırıldı. Sağlık-Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan, güçlü bir ebelik sistemi olmadan Türkiye’de doğum hizmetlerinin güçlenemeyeceğini vurgularken, istihdamın artırılması ve meslek yasalarının yenilenmesi çağrısında bulundu.
Sempozyuma Genel Başkan Mahmut Faruk Doğan, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Dr. Hasan Arslan, Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürü Doç. Dr. Muhammed Emin Demirkol, Osmangazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner, Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri, akademisyenler, ebeler ve ebelik bölümü öğrencileri katıldı.
Ebelik Stratejik Gücü ve Geleceği ile Doğum Hizmetlerine Yönelik Ebelik Revizyonu başlıkları olmak üzere 2 oturum şeklinde gerçekleştirilen sempozyum kapsamında, Simülatörle Normal Doğum Atölyesi ve Omuz Distosi Atölyesi de yapıldı.

“Ülkenin Doğum Politikası Güçlü Bir Ebelik Sistemi Üzerine İnşa Edilebilir”
Sempozyumda konuşan Genel Başkan Mahmut Faruk Doğan, ebelik eğitiminin güçlenmesine dikkat çekti. Doğan, “Ebelik eğitimi ne kadar güçlenirse, kadın sağlığı, anne sağlığı ve yenidoğan güvenliği de o kadar güçlü olur. Dolayısıyla eğitim programlarının niteliği, hem mesleki yeterliliğin gelişmesi hem de ülkemizin doğum hizmetlerinin kalitesinin artması için hayati bir öneme sahiptir. Çünkü hepimiz biliyoruz ki: Bir ülkenin doğum politikası ancak güçlü bir ebelik sistemi üzerine inşa edilebilir. Ve o geleceğin teminatı; bebeğin ilk nefesine, annenin ilk cesaretine eşlik eden ebelerimizdir. Sağlık-Sen olarak açıkça ifade ediyoruz, ebelik mesleği güçlenmeden Türkiye’de doğum hizmetleri güçlenemez. Bu söz bir temenni değildir.
Bu, sahadan aldığımız gerçek bir veridir. Bu, bilimden aldığımız sağlam bir tespittir. Bu, teşkilatımızın ortak iradesidir” diye konuştu.
“Sağlık-Sen Mücadelenin Hem Sahadaki Gücü Hem Masadaki İradesidir”
Akademik sendikacılık anlayışıyla önemli sempozyum, çalıştay ve eğitimlere ev sahipliği yaptıklarını anlatan Doğan, “Sağlık-Sen, artık Türkiye’de akademik sendikacılığın adıdır.
Sahanın bilgisini akademinin ışığıyla birleştiren bir kurumsal aklın adıdır. İşte bugün burada gerçekleştirdiğimiz Ebelik Sempozyumu, bu vizyonun en güçlü örneklerinden biridir” diyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Bugün her ebe; artan iş yükünü sırtında taşıyor, bağışıklama çalışmalarında ciddi sorunlar yaşıyor, ek ödemelerinde problemler mevcut, yetki belirsizlikleriyle mücadele ediyor, Bu tablonun düzelmesi için mücadele ediyoruz. Bu tabloyu değiştirmek için kararlılıkla çalışıyoruz. Ebelik mesleğinin yükü ağırdır; ama hiçbir ebe bu yükü tek başına taşımayacak. Sağlık-Sen, bu mücadelenin hem sahadaki gücü hem masadaki iradesidir. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz sempozyum; teorinin, pratiğin ve politikanın buluştuğu bir merkezdir.”

“Türkiye’nin Güçlü Bir Sağlık Sistemi, Güçlü Bir İstihdam Politikasıyla Mümkündür”
Sağlıkta yapılan istihdamın yetersiz olduğuna vurgu yapan Doğan, “Türkiye’nin güçlü bir sağlık sistemi, güçlü bir istihdam politikasıyla mümkündür. Sadece ebelikte ve hemşirelikte değil tüm sağlık meslek gruplarında istihdam artırılmalıdır. Çünkü çalışan sayısı artarsa, yük hafifler. Yük hafiflerse, hizmet kalitesi yükselir. Hizmet kalitesi yükselirse, toplum sağlığı güçlenir” şeklinde konuştu.
Sağlık-Sen’in modern ve hakkaniyetli meslek yasaları için mücadelesini sürdüren tek sendika olduğunu da kaydeden Doğan, “Ebelik mesleği, bu ülkenin stratejik gücüdür. Bu güç yıpratılmamalı, görünmez kılınmasına müsaade edilmemelidir. Bugün açtığımız kapı,
bir sempozyum kapısı değildir. Bu kapı, Türkiye’nin doğum politikası için yeni bir vizyon kapısıdır. Bu vizyonu hep birlikte büyüteceğiz. Sempozyumda emeği geçen herkese teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
Afyonkarahisar Milletvekili Arslan: Ebeler Sadece Kendi Mesleklerini Yapmalı
Türk toplumunun ebelik mesleğinin kıymetini bildiğini söyleyen AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Dr. Hasan Arslan, ebelerin sadece kendi mesleğini yapmaları gerektiğine dikkat çekti. Ülkelerin gelişmişlik göstergelerinden birinin anne ve bebek ölüm hızlarının düşüklüğünün olduğunu kaydeden Arslan, bu durumda ebelerin büyük önem kazandığını söyledi.
Mecliste sağlık çalışanlarının sesi olmaya gayret gösterdiğini belirten Arslan, “Her zaman kapımız size açık, her zaman sizi dinlemeye, her zaman sizinle çalışmaya hazırız” diye konuştu.
Halk Sağlığı Genel Müdürü Demirkol: Ebe ve Hemşirelerimiz Olmazsa Sistem Sağlıklı Yürüyemez
Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürü Doç. Dr. Muhammed Emin Demirkol ise birinci basamak sağlık hizmetleri ile koruyucu sağlık hizmetlerine verdiklerini öneme dikkat çekti. Bugüne kadar çıkardıkları mevzuatlarla ebelik mesleğinin ciddi manada yol aldığını belirten Demirkol, “Güçlü aile sağlık merkezi politikamızda ebelerimiz önemli bir yerde. Aşı takiplerinde, gebe takiplerinde, lohusa takiplerinde, bebek takiplerinde en büyük emek ebe ve hemşirelerimizindir” diye konuştu.
Ebe ve hemşirelerin sırtındaki yükü bizzat bildiklerini de kaydeden Demirkol, “Sağlık sisteminde ebelerimiz ve hemşerilerimiz olmazsa sistem kesinlikle sağlıklı yürüyemez. Ebelerimizin emeklerinin kutsal olduğunu ve hak ettikleri yerin daha ilerisi olduğunu biliyoruz. Hem birinci basamakta hem hastanelerde başta ebelik olmak üzere tüm sağlık personellerimizin mutlu- huzurlu çalışacakları, eve huzurla gidecekleri, işe sevinçle gelecekleri bir dönemin inşa etme gayreti içerisindeyiz. Meclisimizin de büyük desteğiyle birçok değişikliği de hayata geçirmeye başladık. Birlik beraberlik içerisinde, Sağlık-Sen’imizin gayreti ve desteğiyle, yine meclisimizin bizlerin ortaya koymuş olduğu iradeyi desteklemesiyle çok daha güzel dönemleri hep beraber yaşayacağız” ifadelerini kullandı.

Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Sayıner: Ebelik Mesleği Bu Topraklarda Çok Kıymetli
Ebe olmaktan her zaman gurur duyduğunu belirten Osmangazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner, ebelik mesleğinin bu topraklarda çok kıymetli olduğunu bildiklerini söyledi.
Bu sempozyumu gerçekleştirmekten onur duyduğunu belirten Sayıner, işbirliği için Sağlık-Sen’e teşekkür etti.

Bir yanıt yazın